06 Haziran 2025
  • İstanbul21°C
  • Ankara27°C

ALÇAKLIK

Emin Varol

03 Haziran 2025 Salı 16:57

 

Niccolo Makyavelli, “Amacı için her şeyi meşru gören, entrikacı, hile yapan, şartları kötüye kullanan” olarak tanımlar, politikacı veya devlet adamını. Bu zata göre, lider, gerektiğinde aldatıcı ve fırsatçı davranmalıdır. İnsanları manipüle etme yeteneği liderliğin olmazsa olmazıdır. Siyasi kararlar, ahlaki, hukuki ve dini değerlere bağlı kalmak zorunda değildir. Önemli olan, bir hareketin ne kadar etik olduğu değil amaca hizmet edip etmediğidir. Din, halkı kontrol etmek için, politik çıkarlar için kullanılabilir. Korkulmak, sevilmekten daha güvenlidir. Bir hükümdar, güçlü ama kurnaz olmalıdır. Bu İtalyan düşünür alçaklığı meşrulaştırıyor. Hiçbir etik kalıba sığmayan bu düşünce, günümüzde uygulama safhasına geçmiş bulunuyor. Özet olarak; amaca hizmet eden her araç meşrudur.

Bu düşünceyi benimseyen devlet adamlarının yaptıklarının bedelini insanlık çok ağır bir biçimde ödemiştir. Hitler bunun örneğidir. Demokrasiyi bir amaç değil bir araç olarak kullandı. İktidarı ele geçirdikten sonrada gücünü, bütün etik değerleri yok sayarak, yalanları, gerçek olarak sundu ve halkı kandırdı. Aldatılan halk ve bütün insanlık bir İkinci Dünya Savaşı faciasını yaşadı. Makyavelist düşünceyle yönetilen toplumlarda, amaca hizmet eden her davranış meşrudur, anlayışı egemen olduğu için, yozlaşma yaygınlaşır. Entrika, hile, rüşvet, gücünü kötüye kullanmak, dini siyasete alet etmek meşru hale gelir. Bütün etik değerler alt üst olur. Adalet ortadan kalkar, yalnız bazı binalarda yazılı kalır. Alçaklığı meşrulaştıran Makyavellist düşünce tarzının bir benzeri, Makyavelli’den dokuz asır evvel, İslam dünyasında uygulanmıştır. Buna göre, “Amaca hizmet eden her yol mubahtır”. Bu anlayış bugün bile bazı İslami kesimlerde geçerliliğini korumaktadır.

Elindeki gücü adaleti sağlamak için kullanması gerekirken, bu gücü adaleti yok etmek için kullanmak kabul edilebilir bir davranış değildir.   Bunun nedeni “amaca ulaşmak için her araç meşrudur” anlayışıdır. Alçaklığı meşrulaştıran bir düşünce tarzı. Devletin gücünü, adaleti çiğnemek için kullanmak adalete olan güveni ortadan kaldırır. Adalete olan güvenin ortadan kalkmış olması, herkesin kendi hukuk sistemini kurmasına yol açar. Buda bir kaos ortamı yaratır. Adalete olan güvenin sarsılmasına neden olan her davranış biçimi topluma yapılacak en büyük kötülüklerden biridir. Bugün bu kötülükleri yaşayarak görüyoruz.

Gizli tanık ifadeleri, yalan ve iftiralarla, bir adalet komedisi oynanıyor. Hiçbir günahı olmayan insanlar hapishanelere atılıyor. Milletin egemenlik hakkı hiçe sayılarak, seçimle gelmiş belediye başkanları görevden alınıyor. Göreve geldiğinden bu yana bir üç yüzden fazla denetleme geçirmiş ve herhangi bir usulsüzlüğü saptanamamış İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yolsuzluk suçlamasıyla şimdi hapiste. Bu tutuklamanın adil olduğuna inanmak için ahmaktan da öte salak olmak gerekir. Devletin gücünü siyasi rakiplerini sindirmek, siyasi çıkar sağlamak için kullanmanın ne mertlikle ve nede delikanlılıkla bir alakası vardır.

 

                                                                                                                      03.Haziran.2025  

                                                                                                                             Pendik

                                                                                                                         Emin Varol