08 Ekim 2025
  • İstanbul16°C
  • Ankara15°C

ÇELİŞKİ

Emin Varol

06 Ekim 2025 Pazartesi 10:20

 

İnsanlık tarihinin yazmış olduğu en büyük facialardan biri bugün Gazze’de yaşanıyor. Binyamin Netanyahu’nun komutası altındaki İsrail çetesi Gazze’de, en büyük insanlık suçu olan, soykırımı gerçekleştiriyor. İnsanlık, hiçbir vicdanın kabul edemeyeceği bu faciayı, tam bir acizlik göstererek, seyrediyor. Netanyahu soykırımcı bir katil olduğunu kanıtlamıştır. Ona bu cinayetleri işleme olanağını veren, suç ortağı da, Donalt Trump’tur. Trump’un desteği olmasa, Netanyahu bu cinayetleri işleyemez. Gazze’deki facia açısından her ikisi de eşdeğerdir. Netanyahu ne kadar suçlu ise Trump’ta o kadar suçludur.

Onun için, Gazze faciasını değerlendirirken, biriyle düşman öbürüyle dost olunmaz. Bu büyük bir çelişki oluşturur. AKP’li Cumhurbaşkanı, haklı olarak, Netanyahu’yu katil ilan ederken Trump’tan dostumdur diye söz etmesini makul karşılamak normal değildir. Büyük düşünür Mevlana “Ya göründüğün gibi ol, ya olduğun gibi görün” diyor. Bu dostluğun siyasetin gereği olduğunu, körü körüne bir dostluk olmadığını AKP’li Cumhurbaşkanının sezdirmesi gerekir. Trump’un bütün dediklerine evet demek, bir dostluktan daha ileri, bir teslimiyetçiliği gösterir. ABD mallarından gümrük vergisinin kaldırılmış olması, ABD’den 70 milyar metre küp sıvılaştırılmış doğal gaz alım anlaşmasının yapılmış olması, 250 adet Boeing yolcu uçağı alınması, 40 adet F-16 ve 40 adet F-35 savaş uçağının alınamayışı, dostluğun değil teslimiyetçiliğin kanıtıdır. AKP’li Cumhurbaşkanının son ABD seyahati Türkiye’ye ne kazandırdı? Kocaman bir hiç. Böyle siyaset olmaz.

Siyaset toplumsal sorunları çözme sanatıdır. Siyasiler bunun için seçimlerde seçmenden yetki isterler. Sorunları sağlıklı çözmenin yolu ortak aklı kullanmaktan geçer. Ortak aklın kullanılmasını en güzel sağlayan yönetim sistemi demokrasidir. Gelişmiş ülkelerin önce demokrasiye geçmeleri ondan sonra gelişmelerini sağlamaları tesadüf değildir. Gelişmiş ülke sadece sanayisi gelişmiş ve zenginleşmiş ülke demek değildir. Devletin bir hukuk devleti olması, insan haklarına saygının olması, özgürlüklerin güvence altında olması, gibi değerler gelişmiş olmanın olmazsa olmazıdır. Demokrasilerde sorunlara çözüm, iktidar ve muhalefetin ortak aklı kullanmasıyla aranır. Onun için demokrasilerde iktidar ve muhalefet bir bütünün iki parçasıdır. Muhalefet iktidarın deniz feneridir. İktidar yapacağı icraatta muhalefetin önerilerini dikkate alır. İktidar ve muhalefetin birbirini tamamlayacağı yerde, birbirini işlevsizleştirmeye çalışırsa o yerde demokrasi olmaz. Bugün yaşadığımız sorunların kaynağında bu iktidar ve muhalefet uyuşmazlığı yatmaktadır. Siyasi anlayışımıza göre; muhalefetin önerilerini dikkate almamak iktidar olmanın, iktidarın yaptıklarını eleştirmek muhalefet olmanın gereğidir. Bu siyasi anlayışta olan siyasilerden ne köy olur ne kasaba.

 

                                                                                                                                 4.Eylül.2025    

                                                                                                                                       Pendik

                                                                                                                                    Emin Varol

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.