28 Nisan 2024
  • İstanbul15°C
  • Ankara20°C

TEHLİKE

Emin Varol

13 Ekim 2020 Salı 15:09

 

Ilımlı İslam yönetimini Türkiye'de hayata geçirmek, iktidara geldiğinden bu yana, AKP'nin siyaseti olmuştur. Bu amaca ulaşmak maksadıyla gerekli kadroyu oluşturmak için sayısız Kuran Kursları açılmış, ihtiyacın çok üstünde İmam Hatip Okulları açılmış, Milli Eğitim Müfredatı dinselleştirilmiş, devlet kadrolarını tarikat ve cemaatlerin işgal etmesine göz yumulmuştur.Tarikat ve cemaatlerin okullarında ve yurtlarında yüz binlerce çocuğun beyni yıkanarak, yarının Ilımlı İslam kadroları yetiştirilmektedir. Ilımlı İslam yolunda sindire, sindire ve sinsi, sinsi uzun bir yol alınmıştır. Yoksulluğu, yolsuzluğu, yasakları kaldırıp demokrasiyi güçlendirmek vaadiyle iktidara gelen AKP bu vaatlerinin hiçbirini gerçekleştirmeyerek halkı aldatmıştır. Bu vaatlerle asıl amacını kamufle etmiş ve 18 yıldan beri iktidar olmayı başarmıştır. AKP'ye oy veren seçmenlerin büyük bir kısmı, laikliğin kaldırılıp, Ilımlı İslam yönetiminin uygulanması için bu partiye oy vermemiştir. Bütün bu olanlardan sonra bu kesimin, işin farkına varıp, AKP'ye destek vermekten vazgeçmesi beklenir.

Ilımlı İslam şeriata giden yolun başlangıcıdır. Bu yola girildikten sonra şeriat devletine gidişi durdurmak imkanı yoktur. Çünkü, İslam İslam'dır. Bunun ılımlısı ılımsızı yoktur. İslam'ın kitabı Kuran "Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler kafirlerin ta kendisidir" der. 1400 yıl evvel konulmuş değişmez kuralları, bu zaman zarfında değişmiş olan toplumlara uygulamak aklın ve mantığın onayını alamaz. Hırsızın elini kesmek veya dört kadınla evlenebilmek gibi daha yüzlerce örneğin bugünkü dünyada yeri yoktur. Tarih din kurallarıyla yönetilen toplumların çektiği müşkülatlarla doludur. Yaşanan gerçekler insanlara, dinin Allah'la kul arasındaki ilişki olarak kalmasını, kamusal alana girmemesini öğretmiştir.  AKP kadrolarının büyük bir kısmının bu tehlikeyi görmediği anlaşılmaktadır. AKP zamanı geldiğinde kendini de yok edecek bir canavarı kucağında yetiştirdiğinin farkında değildir. "Besle kargayı oysun gözünü " sözü sanki bugünler için söylenmiştir.

"Tarih tekerrürken ibarettir" sözü tarihten ders almayanlar için söylenmiştir.FETÖ'yu AKP kendi yetiştirdi ve güçlendirdi. "Ne istediniz de vermedik" diyerek AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı bunu teyit etmiştir. 15 Temmuz gibi acı bir deneyimi yaşayan bir iktidarın, gelecekte aynısını yaşamak yolunda siyaset yapması akıl alır bir şey değildir. FETÖ elemanlarının devlet kadrolarına yerleştirilmesi, bunların ekonomi ve ticaret dünyasında desteklenmiş olmaları 15 Temmuz sonucunu doğurdu. 15 Temmuzla Türkiye bir girdabın içine sürüklenmiş bu girdaptan kurtulmak için, sosyal ve ekonomik bakımdan, ağır bedeller ödemek zorunda kalmıştır. Görünen o ki; bütün bu olumsuzluklardan gerekli ders alınmamış, yapılan yanlışların tekrarında ısrar edilmiştir. FETÖ'dan boşalan yerlere başka tarikat ve cemaatlerin adamları yerleştirilerek yola devam edilmiştir. Durum FETÖ gitti METÖ geldi olarak açıklanmaktadır. Entarili dinci bir meczubun GATA Başhekim Yardımcılığına kadar yükselmesi

küçümsenecek bir olay değildir. Bu Menzil tarikatının devlet içindeki konumunun bir göstergesidir.

Ne olursa olsun Türkiye'ye şeriat gelmez. Fakat bunu önlemek için ağır bir bedel ödemek zorunda kalınabilir. Durum bu aşamaya gelmeden evvel, bu toprakların çocuklarının aklını başına devşirmesi gerekir.