05 Mayıs 2024
  • İstanbul13°C
  • Ankara11°C

YIKIM

Emin Varol

15 Haziran 2022 Çarşamba 10:29

 

 

"Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" demokrasinin tanımlanmasıdır. Demokratik yönetim iktidar, muhalefet ve sivil toplum kuruluşlarından oluşan bir koalisyondur. Sorunlara en sağlıklı çözümlerin bulunduğu yönetim demokratik yönetimdir. Çünkü demokratik yönetim, ortak aklın kullanılmasına olanak sağlar. Demokrasiyi özümsemiş toplumlarda, bireyler "elini taşın altına sokma" sorumluluğu taşırlar. Olayları televizyonlarda filim seyredermiş veya gazetede roman okurmuş gibi takip etmezler. Olumsuz gelişmeleri önlemek için "bana ne görev düşer" sorusunu kendilerine sorarlar ve gereğini yapmağa çalışırlar. Bireylerin sorunların çözümlenmesine katkı sağlamalarının yolu sivil toplum kuruluşlarından geçer. Bunun için kalkınmış demokratik ülkelerde sivil toplum kuruluşları çok yaygındır. Sivil toplum kuruluşları sağlıklı bir demokrasinin olmazsa olmazıdır. Millet, büyük ölçüde, egemenlik hakkını sivil toplum kuruluşları aracılığıyla kullanır. Sendikalar, barolar, odalar, dernekler ve çeşitli kuruluşlar milletin egemenlik hakkını kullandığı vasıtalardır. Sivil toplum kuruluşlarının olmadığı veya işlevsizleştirildikleri yerde demokrasi olmaz. Ekonomik kalkınmanın, gelişmenin, refahın, özgür yaşamın, kısacası uygar toplum olmanın lokomotifi demokrasidir. Demokrasinin ortadan kaldırılması veya özürlü hale getirilmesi yıkımla sonuçlanır.

Acı ama gerçek olan AKP iktidarının demokrasiyi işlevsiz hale getirmek için elinden geleni yaptığıdır. Bu iktidarın devlet kurumlarını siyasallaştırması, devlet kurumlarına olan güveni sarsmıştır. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bir devlet kurumudur. Halka gerçek bilgi vermek zorundadır. Gel gör ki bu kurumda siyasallaştırılmıştır ve siyasi iktidarın işine geldiği gibi davranmaktadır. Demokrasi kültürünü benimsemiş bazı yurtsever bilim adamları TÜİK verilerinin sağlıklı olup olmadığını denetlemek ve halkı doğru bilgilendirmek için, Enflasyon Araştırma Gurubu (ENAG) adı altında bir kuruluş oluşturdular. Yaşayarak gördüğümüz enflasyon değerleriyle TÜİK'in açıkladığı değerler çok farklı. Devletin kurumu milleti aldatıyor. Bunun adını ne koymak gerekir? Örneğin; TÜİK'in açıkladığı son enflasyon değeri %73,5, ENAG'ın açıkladığı enflasyon değeri % 160. Enflasyon değerlerine göre memur, emekli maaşlarına ve işçi ücretlerine zam yapılmaktadır. Enflasyonu düşük göstermek milyonların hakkını çalmaktır. Buna engel olmaya kalkan ENAG'ı TÜİK yargı yoluyla susturmaya çalıştı. Bunda başarılı olamayınca, ENAG'ın kurucusu olan, Yeditepe Üniversitesi'nde görev yapan Prof. Dr. Veysel Ulusoy'a disiplin soruşturulması açıldı. Soruşturmada "yanlış bilgi vermek, gerçeğe aykırı algı oluşturmak" gibi hükümler yer aldı. Yapılan ne yanlış bilgi vermekti ve nede gerçeğe aykırı algı oluşturmaktı. Yapılan bir sivil toplum kuruluşunun demokrasinin gereğini yapmasıydı. Açılan soruşturma bir sivil toplum kuruluşunu etkisizleştirmekti. Bu demokrasiye vurulmuş bir darbedir. Demokrasiye darbe vurmak ülkenin gelişmesini, toplumun refah toplumu olmasını engellemektir. Bu topluma yapılan bir ihanettir ve bir yıkımdır.     

 

                      14.Haziran.2022          

                              Pendik

                             Emin Varol