Mesaj

Emin Varol

 

 

Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı ve aynı zamanda Genel Sekreter olan Prof. Dr.  Cevdet Kılıç, dinci zihniyeti yansıtan, bir mesaj paylaştı. Mesajında " Boğaziçili misiniz, Boğazdışılı mısınız onu bunu bilmem. Aklınızın ucundan bile geçirmeyin. Abdest alır dışarı çıkmayız. Bizim zaten abdestimiz var. Bilin istedik de.. Şöyle söyleyeyim. Siz hani bir ayı geçti eylem yapıyorsunuz ya. Biz eylem falan yapmayız. Bir gece vakti işi bitirir, ertesi gün işe gideriz bilin istedim" ifadelerine yer verdi. Bu mesaj, yasa dışı bir örgütün mensubu olan bir zavallı tarafından değil, ilahiyat fakültesi dekanlığı koltuğunu işgal eden bir meczup tarafından kaleme alınmış. Sözüm ona, din adamı yetiştiren, üst düzeyde, bir öğretim kurumunun başında olan bir şahsın ifadesi bir zihniyetin yansımasıdır.

Üniversiteye rektör atama yetkisinin, üniversitenin yanından geçmemiş, akademik hayattan habersiz, üniversitenin gelişmesi için rektörün nasıl bir sorumluluk taşıması ve ne gibi niteliklere sahip olması gerektiğini bilmeyen birine verilmiş olmasının birçok sakıncası olduğu gerçeğinden hareketle, Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ve öğretim üyeleri, anayasal bir hak olan, protesto eylemi yapıyorlar. Rektörün atama ile değil seçimle belirlenmesinin, üsteleneceği sorumluluk açısından, daha uygun olacağı gerçeğinden hareket ediyorlar. Taktir edilmesi ve desteklenmesi gereken bir davranış. Bu eylemi gerçekleştirenlerin, bir akademisyen tarafından tehdit edilmiş olması o, akademisyenin özde değil sözde akademisyen olduğunu gösterir.

Çünkü; öğrenciler öğretimlerini tamamlayıp mezun oldukları zaman, öğretim üyelerinin eserleri olacaklardır. Öğrenciler akademisyenlerin eser haline getirecekleri malzemelerdir. Akademisyenlerin değeri yetiştirdiği öğrencilerle ölçülür. Sanatkar eser yaratırken ne kadar özenle davranırsa, akademisyenlerinde yetiştirdiği öğrencilere özen göstermeleri gerekir. Öğrencileri, bir çete mensubu gibi tehdit eden, akademisyen, hele yönetici konumunda bir akademisyen, olamaz. Bu yaratık bulunduğu konuma kim bilir nasıl sürünerek çıkmıştır? Böyle bir katil adayının akademisyen unvanı taşıması kabul edilebilir bir şey değildir.Bir ilahiyat fakültesi dekanının, abdestli katil olabileceğini söylemiş olması, başka bir gerçeği daha ortaya koyuyor. İnancının, abdestli katil olmasına onay vermiş olması. İŞİD, El-Kaide, Boko Haram ve daha birçok, kanlı katillerden oluşan, terör örgütlerinin felsefesiyle, bu meczubun düşünce tarzı bir paralellik gösteriyor. Bunların inancında cihat Allah yolunda savaşmaktır ve inançlarına göre farzdır. Bunlar, Allah yolunda ölseler de, öldürseler de cennete gideceklerine inanırlar. Bu inanç, dincilerin ve  dinci terör örgütlerinin temel dayanağıdır. Şiddet kaynağı olan bu inancı taşıyanlar, dünya barışı için büyük tehlike oluşturmaktadır. İnsanlığı dincilerin şerrinden korumak her insanın görevidir.