Vize

Emin Varol

 

İnsanların bir ülkeye seyahat etmelerine onay veren belge. Diğer bir ifadeyle; seyahat özgürlüğünü kısıtlayan belge. Vize verilmemesini anlamı, sizi ülkemizde görmek istemiyoruz, demektir. Bu onur kırıcı bir davranıştır. Günümüzde; Schengen vizesinde her 2 kişiden 1’nin başvurusu ret ediliyor. Bunun anlamı milletin saygınlığının yerlerde sürünmesidir. “İtibardan tasarruf olmaz” diyerek, saygınlığı gösterişe bağlayan Cumhurbaşkanının bu duruma seyirci kalmasını kabul etmek mümkün değildir. Belki bir külliye daha yaparak, itibarımızı yükseltmeyi düşünüyordur. Kim bilir? Saygınlığımızı bu düzeyde belki Osmanlının son döneminde kaybetmiştik.

Ülke her bakımdan bir çıkmaza sürüklenmiştir. Yaşanan enflasyon ekonomik çöküntünün bir göstergesidir. Mutfaklarda yangın var. Geçim sıkıntısı dayanılmaz boyutlara ulaştı. İktidar elde avuçta ne varsa sattı. Özelleştirmelerden elde edilen gelirler, dış borçlanmalarla bulunan kaynaklar çarçur edildi. Ülke iflasın eşiğinde. Yargı bağımsızlığını yitirmiş iktidarın sopası haline gelmiştir. Dış politikada rüzgâr gülüne döndük. Milli eğitim bilimsellikten dinselliğe dönüştü. Devlet cemaat ve tarikatların işgali altında. Sefalet kategorisinde alt sıralardayız. Asgari ücret açlık sınırının altında. Polisiye olaylar kontrolden çıkmış durumda. Uyuşturucu kullanma yaşı 12’ye inmiş, uyuşturucu baronları Türkiye’yi mesken tutmuş durumda. Millet verimli sağlık hizmeti almaktan yoksunlaştırıldı. Daha sayılamayacak kadar çok olumsuzluklarla karşı karşıyayız. Bu olumsuzlukların en önemli nedeni demokrasiyi rafa kaldıran Tek Adam rejimidir.

Bu kadar sakıncasına karşın, son seçimlerde bu Tek Adam rejimine devam denmesinin nedenini araştırmak gerekir. İktidar yoksulluğu yaygınlaştırdı. Sonra sosyal yardım aracılığıyla yarattığı milyonlarca yoksulu bir oy potansiyeline dönüştürdü. Sosyal yardım alanlar, neden sosyal yardım almağa mahkum oldum sorusunu soracağına, iktidar değişirse sosyal yardımım kesilir korkusuyla bu ucube sisteme devam dedi. Camiler iktidar partisinin seçim bürosu haline getirildi. Cumhurbaşkanı cami içinde miting yaptı. İnanç alabildiğine sömürüldü.

Seçim yarışması, Cumhuriyet tarihinde görülmemiş, adaletsiz bir şekilde oldu. İktidar devletin bütün imkanlarını kullanırken muhalefetin böyle bir şansı olmadı. Bakanlar milletvekili adayı oldukları halde görevlerinden istifa etmedi ve bakanlık olanaklarından seçim kampanyasında yararlandı.

Einstein “cahilin ön yargısını kırmak atomu parçalamaktan daha zordur” der. Bir kere AKP’ye oy vermiş cahil kesime doğruları göstermek olasılığı çok zayıftır. Kafası akıl ve bilime dayanmayan bilgilerle donatılmış olanlar cahildir. Aklın ve bilimin öncülüğün kabul etmeyen herkes cahildir. Cahillik eğitilmiş olmakla değil nasıl eğitim görmüş olmakla bağlantılıdır. Nice okul bitirmiş fakat cahil kalmış diplomalılar vardır. Buna karşın mektep medrese görmemiş nice aydınlar vardır. Bugünkü ucube sisteme eğitim görmüş cahillerde onay verdi.   

 

                                                                                                                      01.Haziran.20223  

                                                                                                                                 Pendik

                                                                                                                            Emin Varol