Seçmenin Vicdanı Hukuku

ANALİZ/ ODABAŞ

31 Mart Yerel seçimler sonrasında AK Parti’nin itirazları nedeniyle yapılan 23 Haziran İBB seçimleri ezici bir çoğunlukla tekrar Millet İttifakı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun başkan olmasını sağladı.

Pendik, Kartal,Tuzla, Maltepe  ve bir çok ilçede 31 Mart seçimlerinde alınan oy oranlarını 6-7 puan arttıran Ekrem İmamoğlu, 800 bin oy fark atarak İBB’nin yeni Belediye Başkanı oldu. Şimdi iktidar partisi bunun nedenleri hakkında derin araştırma içerisinde…

Neden böyle bir sonuç çıktı diye düşünenlere şöyle cevap vermek gerekiyor.

AK Parti’nin 31 Mart yerel seçimleri başta olmak üzere, inatla ayrıştırıcı dil kullanmaktan vazgeçmemesi,

Verilen mazbatanın geçerli bir sebep olmadan geri alınması ve seçimlerin YSK'nın 25 Maddesi gereği 39 ilçede yapılmayıp sadece İBB genelinde yapılması.

Bel altı kirli siyasi propagandalardan vazgeçilmemesi, PKK haininin mektubunun seçimlere 3 gün kala canlı yayında okutulup şehitlerimize  ve şehit yakınlarına yapılan büyük saygısızlık,

Etnik azınlık üzerinden toplumun ötekileştirilmesi, Genç kuşakların beklentilerine yönelik projelerin üretilememesi,

13 Milyon seçmen iradesinin gerekçeli kararla yok sayılması,

Ekonomik tablonun günden güne güne kötüye gitmesi,

Halkın sorunlarını dinlemek ve çözüm üretmek yerine oy satın alınacağı bireyler olarak görülmesi,

Devlet kurumlarında liyakat düzenine göre değil, ahbap çavuş üzerinden işin ehli olmayan kişilere yetki ve görev verilmesi,

İşsizlik sorunlarının giderek artış göstermesi,

Halkta Hukuk ve Adalet kavramlarına olan güven eksikliğinin artış göstermesi,

FETÖ'cü siyasetçilere yönelik yaptırımların uygulanmayıp devlet kurumlarında maaşa bağlanmaları,

EYT’ lilerin sorunlarını çözüme kavuşturamamak,

Devletin en önemli kurumlarında görev alan Vali ve Bakanların siyasete alet edilmesi, Din adamlarının siyasi propagandaya dâhil edilip halkı kin ve düşmanlığa iten Cuma hutbelerinin yapılması,

Halkın gözleri önünde yandaş vakıflara aktarılan milyon dolarlık ihaleler,

Vatandaşın alım gücü düşerken,

Bürokrasilerin makam araçlarıyla siyasi propaganda yapmaları,

Toplumun  giderek kutuplaştırılmaya çalışılması,

4.5 Milyon Suriyeli göçmenlere yönelik sorunların çözüme kavuşturulmaması,

AK Parti’nin kuruluş felsefesinden saparak sağduyudan uzaklaşması, Siyasetçilerin kibre ve makamlara olan düşkünlüklerinin hız kesmeden devam etmesi,

AK Parti’li yöneticilerinin kendi partisinden olmayan vatandaşlara karşı hoş görülü ve samimi olamayışlarından doğan tahammülsüzlükler,

Türkiye'nin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e olan düşmanlıkların tırmandırılarak devam ettirilmesine göz yumulması,

Milli Bayramların yasaklanmaya çalışılması,

Ayrıştırıcı ve yaftalayıcı dilin Haziran seçimlerinde de aynı kararlılıkla sürdürülmesi,

Kürt seçmenler üzerinden yapılan itici propagandalar,

81 milyon vatandaşı birleştirmekten uzak eylem ve söylemler, Ordu'da yaşanan VİP  krizinin nefret söylemleri doğrultusunda tekrarlanması ve daha  bir çok sebepler dahil olmak üzere  sandıkta deprem etkisini meydana getirdi.

CHP İBB Adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yapılan baskı ve aşağılayıcı konuşmalara bakanlıkların dahil edilerek sürdürülmesi  bu seçimlerin akıbetini değiştirdiğinin de göstergesidir. 31 Mart yerel seçimlerinden zerre ders çıkartmayan AK Parti kanadı son bir haftada PKK elebaşının mektubunu canlı yayın kanalıyla okutması seçmende ciddi bir tahrik etkisi de meydana getirdi.

Bunun yanı sıra, YSK kararıyla ve halka açıklanamayan gerekçeli kararda vatandaşı ikna etmeye yetmedi. 31 Mart seçimleri sonrasında sürekli dillendirilen oy hırsızlığına yönelik en ufak bir ilişki bulamayan seçmen vicdanın sesine kulak vererek belki de bu güne kadar oy kullanmaktan imtina ettiği İttifak partilerinden yana oyunu kullandı.

Tüm devletin imkanlarını seferber edip sahada seçim propagandası yapan AK Parti yöneticileri 23 Haziran seçimlerinde ne yazık ki kendi tabanını dahi ikna edemeyip  karşı tarafa oy kazandırmak için elinden geleni yaparak seçmen kitlesinin öz güvenini kaybetti.

Ve sonuç; 806 Bin açık ara farkla mazbatası elinden alınan Ekrem İmamoğlu halkın vicdanıyla yeniden seçilerek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı oldu.

Kazanan partiler değil, haksızlığa geçit vermeyen halkın iradesinden doğan iç hukuk ve Demokrasi olmuştur...