• BIST 10891.42
  • Altın 2529.106
  • Dolar 32.8951
  • Euro 35.7068
  • İstanbul 23 °C
  • Ankara 19 °C

Skandal

Emin Varol

Sandık kurullarının, bir kısmının, yasalara uygun olarak oluşturulmadığı gerekçesiyle 31 Mart Yerel Seçimlerinin İstanbul ayağı iptal edildi. Bu gerekçe ne hukukla nede mantıkla bağdaşır. Aynı sandık kurulu tarafından değerlendirilen dört oydan üçü geçerli kabul edilirken, sadece İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için verilen oy, sandık kurulu yasalara uygun oluşturulmadığı gerekçesiyle, geçersiz sayılıyor. Sadece İBB Başkanının seçiminin tekrarlanmasına karar veriliyor.Karar dört dörtlük bir skandaldır. Bu sandık kurulları, daha evvel seçim kurullarının onayını almıştı. Sandık kurullarına itiraz süresi 2 Mart'ta sona ermiş olmasına karşın, YSK AKP'nin itirazını kabul etti. Yüksek Seçim Kurulu, yarattığı skandalı kamufle etmek için, bu sandık kurullarına onay veren seçim kurulları hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. YSK üst düzeyde bir yargı organıdır. Kararlarına itiraz edilemez. Türkiye'deki seçimleri bütün dünya takip ediyor. YSK'nın almış olduğu bu ucube karar, kamuoyunun yargıya olan güveninin dibe vurmasına neden olmuş, aynı zamanda, ülkenin dış ülkelerdeki saygınlığını da olumsuz etkilemiştir. Bu ucube kararın alınmasından bir gün önce; Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan YSK'ya İstanbul Yerel Seçimlerinin iptal edilmesi talimatını vermiştir. YSK'nın 11 üyesinden 7'si bu talimata uymuş ve hukuku hiçe sayarak seçimlerin iptaline karar vermiştir. Seçimlerde AKP ilçe belediye başkanlıklarında ve ilçe belediye meclisi üyeliklerinde fazla oy aldığı için bunların tekrarına gerek görülmemiş, sadece Büyükşehir Belediye Başkanlık seçiminin tekrarına karar verilmiştir. Bu karar, üst düzey yargı organı olan YSK'nın üst düzeyde siyasallaştığının somut bir göstergesidir. Yargı bağımsızlığı demokrasinin olmazsa olmazıdır. Hukukun siyasallaşması demokrasiyi tahrip eder. Hukukuna güvenilmeyen bir ülkede, gereği gibi yatırım yapılmaz ve o ülkeye yabancı sermaye gelmez. Nitekim, bu ucube karardan ekonomi olumsuz etkilenmiştir. Demokrasi ve dolaysıyla yargı bağımsızlığı ekonominin lokomotifidir. Çağı yakalamış, gelişmiş bir ülke haline gelebilmemiz güçlü bir demokrasiye sahip olmamıza bağlıdır. Ne yazık ki, ülkede demokrasi her geçen gün daha zayıf bir konuma gelmekte, ülke dikta yönetimine doğru sürüklenmektedir. Ülke yıllardan beri seçim atmosferinden sıyrılıp gerçek gündemine dönenmemiştir. Bu ucube karar seçim atmosferini iki ay daha uzatmıştır. 23 Haziran'da yapılacak olan seçim tekrarı İmamoğlu'nun, fark atarak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı yapacaktır. Çünkü, İmamoğlu bu ucube kararla mağdur edilmiştir. Bu millet her zaman mağdurların yanında, haksızlığın karşısında yer almıştır. Seçimin tekrarı bir şey değiştirmeyecektir. Sadece zaman ve para kaybına neden olacaktır. Bu ucube kararı aldıran AKP bu işten karlı değil zararlı çıkacaktır. Bu davranışıyla AKP kendi ayağına kurşun sıkmıştır. Bu seçim AKP için sonun başlangıcı olabilir. Hani ne demişler;" Havlamasını bilmeyen köpek sürüyü kurda kaptırır."     12.Mayıs.2019   Çınarlı Emin Varol

Bu yazı toplam 715 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Özgür İstanbul | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.