Diyanet İşleri Başkanı, camilerde oturarak namaz kılmak için kullanılan sandalye ve sıraların kullanılması, camileri başka dinlerin ibadethanelerine benzettiği için yasakladı. Başka dinlerin ibadethaneleri denince akla ilk gelen kilise ve havralardır. Bu kararın İslam'a uygunluğu tartışmalıdır. Çünkü İslam diğer tevhit dinlerini yok saymaz. Bu konuda Kuran'da bir çok ayet vardır. Bunlardan bazıları.
Bakara suresi ayet 62; "Şüphesiz inananlar ile Yahudiler, Hıristiyan'lar ve Sâbiilerden Allah'a ve ahiret gününe inanan ve salih ameller işleyenler için Rableri katında mükafat vardır onlar korkuya uğramayacak, mahzunda olmayacaklardır."
Bakara suresi ayet 136; " Deyin ki "Biz Allah'a, bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak Yakup ve Yakuboğullarına indirilene, Musa, İsa'ya verilen ile bütün diğer peygamberlere Rab'lerinden verilene iman ettik. Onların hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz."
Nisa suresi ayet 136; "Ey iman edenler! Allah'a, onun resulüne, resulüne indirmiş olduğu Kitap'a, daha önce indirmiş olduğu Kitap'a inanın...."
Maide suresi ayet 44; "Biz indirdik Tevrat'ı biz. İyiye ve güzele kılavuz var onda, ışık var.....Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler, kâfirlerin ta kendileridir."
Maide suresi ayet 47; "İncil bağlıları Allah'ın onda indirdiğiyle hükmetsinler. Allah'ın indirdiğiyle hükmetmeyenler sapıkların ta kendileridir."
Maide suresi ayet 48; "Sana da Kitap'ı hak olarak indirdik. Kitap'tan onu yanında bulunanı tasdikleyici ve onu denetleyip güvenliğini sağlayıcı olarak..."
Bu ayetlerden Tevrat ve İncilin geçerli olduğu, bu kitaplara inanlara korku olmadığı ve onların mahzun olmayacağı anlaşılıyor.
Ayrıca Hac suresi ayet 40; ".....Eğer Allah'ın, insanların bir kısmını bir kısmıyla defetmesi olmasaydı, içlerinde Allah'ın adının çok anıldığı manastırlar, kiliseler, havralar ve mescitler muhakkak yerle bir edilirdi....."
Ayet manastır, kilise, havra ve mescitleri "içinde Allah'ın adının çok anıldığı" ortak paydasında birleştiriyor. Kuran diğer dinlere böyle hoşgörü ile bakarken Diyanet İşleri Başkanı camilerin diğer ibadethanelere benzemek kaygısını taşıyor ve normal namaz kılma güçlüğü çekenlerin namazlarını oturarak kılmaları için camilerde sandalye ve sıra bulundurulmasını yasaklıyor. İnsanın aklına şu soru geliyor. Sen indirilen dinin mi, yoksa uydurulan dinin mi diyanet işleri başkanısın? Diyanet İşlerinde 125 bin personel çalışıyor. Bütçesi 2020 yılı için 11.5 milyar TL. Bu kurum ekonomik açıdan kara bir delik. 2020 yılında imamlar 3400 TL vaazlar 4900 TL maaş alacak. Asgari ücretin 2300TL olduğunu kabul edersek, imam ve vaazların maaşları küçümsenemez. Asgari ücret alan bir işçi günde en az 8 saat çalışır. İmamın günlük mesaisi 3 saati geçmez. Diyanet İşleri, hakkaniyete uygun olarak yeniden düzenlenmelidir.