• BIST 10276.88
  • Altın 2390.367
  • Dolar 32.335
  • Euro 34.7427
  • İstanbul 12 °C
  • Ankara 9 °C

Tacizcilere Sessiz Kalmayın, Deşifre Edin!

ANALİZ/ ODABAŞ

Türkiye’de son yıllarda artan kadın cinayetleriyle birlikte,aile içi istismarın hangi boyutta ve yüzde kaç olduğu hakkında kesin bilgiler bulunamadığı için, kaç kişinin ensest’ e maruz kaldığı henüz bilinemiyor. Kadın Dernekleri tarafından açıklanan ensest oranı'nın %40 olduğu ifade edilse de,Türkiye'nin 81 İlinde  tam kapsamlı bir  şekilde araştırma yapıldığında bu rakamların çok daha üstünde ensest ilişki vakalarının patlak vereceği kaçınılmaz gerçeklik olarak karşımıza çıkacağını bilmek gerekir. Hürriyet Yazarı Melis Alphan'ın konuyu gündeme getirerek, toplumun çürümüş ve kokuşmuş ilişkilerini cesaretiyle ifade etmesi ve bir çok kesimden tepki çekmiş olması bu gerçeklerin üzerini asla kapatamaz. Kendi çocukluğumdan yola çıktığımda bu ilişkilere maruz kalan en az 5 kişinin  bu çürümüşlüğe uğradığını ve ardından toplum baskısı gereği, gizliliğin ardında kalarak hayatlarını nasıl devam ettirdiklerini biliyorum. Teyzesinin 77 yaşında kocası tarafından taciz edilen kadınlara varana kadar; amcasının oğlu, halasının kocası, komşusunun oğlu,dayısının oğlu ve öz  abisi tarafından yıllarca ensest ilişkiye maruz kalan nice genç kızlarımızın yaşadıkları travmalarının yakın tanığıyım. Birinci derecede aile yakınları tarafından bu istismarlara bırakılan çocuklar, kadınlar ileri yaşamlarında nasıl güvensizliklerle karşılaştıklarını nasıl, yıllarca ilaç desteğiyle yaşamlarını sürdürmeye çalıştıklarını da biliyoruz. Ensest ilişki vakalarının kırsal alana indiğinizde Büyükşehirlere oranla çok daha yüksek çıkacağı Kadın Derneklerinin araştırmalarını gölgede bırakacağı unutulmamalıdır. Enseset ilişkilerinin en yakını tarafından yaşanmasının birinci sebebi, aile içinde meydana gelen kirli cinsel tacizlerin  toplum nezdinde karşılık bulmadığı gerçeğidir. Kırsal kesimde bu tür vakaların daha fazla yaşanıyor olmasının altında aile içi mahremiyetin akraba ilişkilerini tümden bozacağı gerekçesiyle saklı tutulmakta ve üzeri kapatılmaya çalışılmaktadır. Aile bireylerine intikal eden sapkın ilişkilerin toplumda hasır edilmesi mağdurların hala o iğrenç insanlarla bir arada olmaları ailenin topyekün itibarının zedeleneceği korkusu; Tüm bu sapkınlıkların çocuk bedenleri üzerinden fütursuzca yaşanmasına salık vermiştir. Bu tür vakaların artış gösterdiği ülkemizde, tacizci kendini saklı tutarak aile yakınlarıyla ilişkilerini devam ettirmektedir. Deşifre edilmeyen bu yaratıklar her geçen gün daha fazla bu iğrençlikleri yapmanın zaferi içindeler. Devlet koruması baz alınarak  gizlilik gerekçesiyle mahremiyete girilemeyecek olması, sapkın kişilerin kurban sayılarını arttırmak için gerekçe teşkil etmiştir. Kim olursa olsun, kişinin kendi isteği dışında bedenine sahip olunarak onu hürriyetinden mahrum bırakılması zaten anayasal suç teşkil ettiği ve yakınları dahi olsa suçlu bulunarak ceza almasını gerektirir. Tacize veya tecavüze uğrayan çocukların, kadınların ''ailemiz mahvolur'' etkisi altında kalıp, sessizliği tercih etmeleri ensest ilişkilerin patlamasına, ahlaksızların daha fazla cüretkar olabilmesinin önünü açmıştır. Her insanın dokunulmazlık haklarının olduğu Anayasa'da maddeler halinde konulmasına rağmen uygulamada tacizcilerin korunması çocuklardan ruh sağlığının bozulduğuna dair ilkel raporların istenmesi de tecavüzcülerin bu eylemi rahatlıkla yapmalarına olanak sağlamıştır. Bunun yanında, özelikle mağdur yakınlarının hemfikir olup yaşananları sümen altı etmeleri ‘’Konuya komşuya rezil oluruz’u sebep sunarak mağdurun ruhsal durumunu hiçe saymaları ve uygulanan bu iğrençlikleri kapatmanın iyi olacağı zafiyeti üzerinde durmaları, ileride tahrip gücü çok yüksek dönüşü olmayan ruhsal nevrotik travmalara zemin hazırlayacağı, hatta tecavüze uğrayan çocuk ve kadınların intihara dahi sürüklenebileceği gerçeğini unutturmuştur. Tacizcinin deşifre edilmesi, toplumdan soyutlandırılması bu iğrenç insanların bir daha bu suçları işlememesine tabi ki engel teşkil etmez ancak, topumdan tecrit edilen sapıklar bir daha kolay kolay normal hayatlarını yaşayamaz hale gelirler. Bir kadın, bir çocuk bir, yetişkin kimden taciz görürse görsün; O pisliği gerek yasalar doğrultusunda, gerekse kendi çevresinde ele vermeli ve yaptıkları bir bir anlatılmalıdır. Bu; bir baba da olabilir, abi, hala oğlu amca oğlu veya teyzesinin eşi de olabilir. Tecavüzcünün yakını olmaktansa bu suçu işleyenleri ortaya çıkartarak,ahlaksızlıklarını herkesin bileceği şekilde anlatmak, bu canilerle  aynı çatı altında yaşamamak daha doğru bir davranıştır. Toplumda özellikle daha çok dışa dönük olan ve çevrelerinde ''asla böyle bir şey yapacak insan değildi'' etiketiyle dolaşan aşağılık pislik insanların gerçek yüzleri ne pahasına olursa olsun başkalarına zarar vermemek adına söylenmeli ve o tacizcinin foyası ortaya konulmalıdır. Tacizi, tecavüzü aklamak insanlık onurunun korunması adına vurulan kahpelik olduğu bilinmeli, bununla birlikte gelecek kuşakların tacizcilerin ellerine bırakılarak olası ölümlerinden insanlığın sorumlu tutulmasına, bu vebalin altında vicdani değer taşıyan herkesin gireceği, belki de kendi çocuklarına bu iğrençliğin yaşanmasına olanak tanıyacağı idrak edilerek hareket edilmelidir. Ensest ilişkiye kurban giden mağdurların sessiz çığlıklarını kapatmak  yerine yürekten destekleyerek, aşağılık tacizci ve tecavüzcüleri adlarıyla deşifre edip  yüzlerine tükürmeliyiz . Aile içi rezaletlerin mahrem inancıyla ''bizim yüzümüze kimse bakmaz'' denilerek ailenin kutsal değerlerini kendilerince  korumaya alan aile bireyleri, burada aileyi değil, bu sapıklığı işleyen tecavüzcülerin aklanmasına yataklık etmiş, ensest vakalarının bir başka kurban üzerinden yapılmasına neden olmuş, bununla birlikte sayısını dahi bilemediğimiz nice  çocuğun ve kadının heba edilmesine çanak tutmuştur. Ailenizde birinci derecede yakınlarınızın sapıklığa eğilimi olduğunu bildiğinizde, bunu toplum nezdinde ifşa ederek sizden sonraki çocukların hayatlarının karartılmamasının insanlık göreviniz olduğunu unutmayın! Bir insanın kendi yakını tarafından taciz veya tecavüze uğradığını biliyor olmanıza  rağmen, aile içinde yaşananların sır olarak kalacağı ve kimselerin duymaması gerektiğine inandığınızda bir sonraki kurbanın kendi öz çocuğunuz olacağını  unutmayın!        

Bu yazı toplam 571 defa okunmuştur.
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Özgür İstanbul | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.